1 Ekim 2023
Kuzey Makedonya, hayatım boyunca unutulmaz bir yere sahip olacak, çünkü bu benim ilk yurtdışı seyahatimdi. Bu deneyimin bana katacağı fırsatları düşündükçe heyecanım arttı. Planımı kısa sürede tamamlayıp tek bir sırt çantasıyla yola çıktım.
Kısa bir uçuşun ardından Üsküp Havalimanı'na vardım. Şehir merkezine ulaşım seçeneklerinin sınırlı olduğunu fark ettim; ya taksiye binecek ya da belirli saatlerde gelen otobüsleri bekleyecektim. Otobüsler birkaç saat sonra geleceği için bir taksiye atladım ve şehir merkezine doğru yol aldım. Taksi şoförüyle biraz sohbet ettim ve neler yiyebileceğimi sordum. Kendisi Arnavut kökenliydi ve popüler bir yemek olan "tavçe gravçe"yi önerdi. Ayrıca, pazar günü olduğundan birçok yerin kapalı olacağını ve ertesi gün daha çok mekânın açık olacağını belirtti.
Yarım saat süren yolculuktan sonra şehir merkezine ulaştım ve otelime yerleşmek üzere Çarşı'ya doğru yürüdüm. Tabelaların Kiril alfabesiyle yazılmış olması başta biraz kafa karıştırıcıydı, ancak otelimi kolayca bulup giriş yaptıktan sonra bu kaygılarım hızla kayboldu. Kısa bir dinlenmenin ardından şehri keşfe çıkmaya hazırdım.
İlk durağım, şehrin ikonik noktası olan İskender Heykeli ve Vardar Nehri'ydi. Nehir, şehri hem coğrafi hem de kültürel olarak ikiye ayırıyordu. Taş Köprü'nün bir tarafında Türk Çarşısı ve Arnavut mahalleleri gibi geleneksel bir yaşam tarzı sürerken, diğer taraf daha modern ve Avrupaî bir mimariyi barındırıyordu. Şehir merkezinde, sayısız heykel bulunuyordu; bu durumu esprili bir şekilde anlatan bir hediyelik eşya dükkanı sahibi, "Şehrin nüfusunu heykellerle mi, yoksa heykelsiz mi merak ediyorsun?" diye sormuştu.
Vardar Nehri kıyısında yaptığım yürüyüş ve sonrasında oturduğum bir kafede yerel lezzetler tatmak seyahatimin en keyifli anlarındandı. Üsküp'ün ünlü birası "Skopsko"yu yudumlarken, yeni arkadaşlar edinme fırsatım oldu. Teo ve Drundic ile tanışıp güzel bir sohbet gerçekleştirdik ve birkaç fotoğraf çektik. İlk günün yorgunluğu kendini hissettirmeye başlayınca otelime geri dönüp dinlendim.
Sonraki üç gün boyunca Üsküp'ün her köşesini keşfetmeye çalıştım. Listenin en zorlu ama aynı zamanda en ödüllendirici durağı, şehrin doğasını en iyi yansıtan geniş merkez parkıydı. İrili ufaklı göletler ve yemyeşil alanlarla kaplı bu devasa parkta, kuş sesleri eşliğinde huzurlu bir yürüyüş yaptım ve saatlerin nasıl geçtiğini anlamadım.
Bu güzel seyahat, gece uçuşuyla sona erdi. Unutulmaz anılarla dolu bir geziydi ve döndükten sonra tek bir soru vardı aklımda: "Bir sonraki destinasyon neresi olacak?"
Üsküp’te Kesinlikle Görülmesi Gereken Yerler
Kuzey Makedonya’nın başkenti Üsküp, tarihi dokusu, kültürel zenginlikleri ve canlı şehir hayatıyla Balkanlar’ın en ilginç duraklarından biri. Hem geleneksel hem de modern yapılarıyla ziyaretçilerine çok şey sunan bu şehirde, mutlaka görmeniz gereken yerleri derledim.
1. İskender Heykeli ve Makedonya Meydanı. Şehrin merkezinde yer alan Makedonya Meydanı, devasa İskender Heykeli’yle ünlüdür. Bu heykel, şehrin sembollerinden biri haline gelmiştir ve meydan, birçok etkinliğin düzenlendiği canlı bir buluşma noktasıdır. Meydandan başlayan yürüyüş rotalarıyla çevredeki pek çok turistik noktaya ulaşabilirsiniz.
2. Taş Köprü Üsküp’ün en ünlü yapılarından biri olan Taş Köprü, Vardar Nehri’nin iki yakasını birbirine bağlar. 15. yüzyılda Osmanlılar tarafından inşa edilen köprü, şehrin tarihi ve kültürel ayrımını da sembolize eder. Köprünün bir tarafında eski Türk çarşısı ve Arnavut mahalleleri yer alırken, diğer tarafta daha modern bir yapılaşma bulunur.
3. Türk Çarşısı Taş Köprü’nün hemen karşısında yer alan Türk Çarşısı, şehrin geleneksel yüzünü yansıtır. Dar sokakları, eski yapıları, camileri ve küçük dükkânları ile adeta zamanın durduğu bir atmosfer sunar. Burada geleneksel el sanatları ürünleri satın alabilir, yerel lezzetleri tadabilirsiniz. Çarşıdaki kafelerde oturup kahve veya çay içmek de güzel bir mola fırsatıdır.
4. Üsküp Kalesi Şehre hakim bir tepe üzerinde yer alan Üsküp Kalesi, M.S. 6. yüzyıla kadar uzanan bir tarihe sahiptir. Buradan şehrin panoramik manzarasını izlemek mümkündür. Tarihî kalıntılar arasında gezinti yaparken, Üsküp’ün geçmişine doğru bir yolculuğa çıkabilirsiniz. Giriş ücretsizdir, bu yüzden kısa bir yürüyüşle bile olsa uğramakta fayda var.
5. Aziz Ohrid Kliment Kilisesi Üsküp’teki önemli dini yapılar arasında yer alan Aziz Ohrid Kliment Kilisesi, modern bir Ortodoks kilisesi olmasına rağmen ilginç bir mimariye sahiptir. İç dekorasyonundaki detaylar ve kilisenin huzurlu atmosferi, ziyaretçilerin ilgisini çeker. Bu kilise, yerel kültürü daha yakından tanımak isteyenler için ilginç bir duraktır.
6. Makedonya Arkeoloji Müzesi Tarih meraklıları için, Makedonya Arkeoloji Müzesi mutlaka ziyaret edilmesi gereken yerlerden biridir. Müze, Makedonya’nın tarih öncesinden modern çağa kadar olan arkeolojik buluntularını sergiler. Müzeyi gezmek, bölgenin tarihini daha iyi anlamak için harika bir fırsat sunar.
7. Vodno Dağı ve Milenyum Haçı Şehir merkezinden biraz uzaklaşmak ve doğanın tadını çıkarmak istiyorsanız, Vodno Dağı’na gitmelisiniz. Dağın zirvesinde yer alan devasa Milenyum Haçı, şehrin her yerinden görülebilir. Dağa teleferikle çıkabilir ya da doğa yürüyüşü yapabilirsiniz. Zirveye ulaştığınızda, Üsküp’ün ve çevresinin muhteşem manzarası sizi bekliyor olacak.
Ulaşım Önerileri
• Havalimanından Şehre Ulaşım: Üsküp Havalimanı’ndan şehir merkezine ulaşım için en iyi seçenekler taksi ve belirli saatlerde çalışan otobüslerdir. Otobüsler daha ekonomik bir seçenek sunarken, taksi ise daha hızlı ve konforludur. Şehir merkezine yolculuk yaklaşık 30 dakika sürer.
• Şehir İçi Ulaşım: Üsküp’te şehir içi ulaşım için yürüyüş en iyi seçenektir, çünkü birçok turistik nokta birbirine yakın konumdadır. Yorgun hissettiğinizde ise uygun fiyatlı taksileri veya bisiklet veya scooter kiralama seçeneklerini değerlendirebilirsiniz.